Sinan Ogan’dan Mansur Yavaş’a Yanıt: “Kılıçdaroğlu’ndan Pozisyon İstesem Her Şeyi Yapmaya Hazırdı”
Mansur Yavaş’ın ‘Görev talebi vardı’yı ‘Talep etmedim’ sözlerine reddetmesi üzerine Sinan Ogan, ‘Kılıçdaroğlu’ndan bir talebim olsaydı, Kılıçdaroğlu her şeyi yapmaya hazırdı’ yanıtını verdi. Sinan Ogan da Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisine teşekkür etmesi gerektiğini belirterek, ‘Şimdi bir şansı daha varsa benim sayemdedir. Kılıçdaroğlu önce bize teşekkür etmeli’ dedi.
Kapısında protesto ettiği Cumhur İttifakı’nı desteklediğini TRT’de açıkladıktan sonra özel bir röportaj için çıkan Sinan Ogan, yayında şunları söyledi: “Kemal Kılıçdaroğlu’ndan herhangi bir talebim olmadı. “Seçimi kazanacağına inandırıcı hiçbir şey kullanmadı” dedi.
Mansur Yavaş ise Twitter’dan Sinan Ogan’ı yalanlayan bir mesaj yayınladı. Yavaş mesajında, “@kilicdaroglu beyden pozisyon talebinde bulundunuz. Bir de ‘Tabanımı ikna etmem için bunu kamuoyuna açıklamam lazım yoksa ben ikna edemem’ dediniz.”
“Kılıçdaroğlu’ndan bir isteğim olsaydı, Kılıçdaroğlu her şeyi yapmaya hazır olurdu”
Sinan Ogan, Mansur Yavaş’ın Twitter’daki yanıtına şu yanıtı verdi:
‘Mansur Yavaş benim çok değer verdiğim değerli bir dostumdur. Mansur Yavaş aday olursa ben aday olmayacağım dedim. Bir Türk milliyetçisi aday olmazsa ben aday olurum dedim.
Sinan Ogan taraftarları, HDP’nin bir pazarlık tarafı olduğunu ve asıl amaçlarının Türkiye’nin Suriye’ye yönelik operasyonlarını durdurmak olduğunu biliyor. Türk milliyetçilerini siyasetin merkezine koyalım dedim. Kim ne derse desin biz bu hedeflere ulaştık. HDP’nin köleleştirme planını geri püskürttük.
Yavaş Bey aday olmadı, Kılıçdaroğlu adaylığında ısrar etti ve kabul ettirdi. Kılıçdaroğlu ile masaya oturduğumuzda çok şey konuşuldu. Sayın Davutoğlu ile de görüşmemiz oldu. Kılıçdaroğlu’nun daha sonra birkaç kez görüşme talebi oldu ama ikna olmadım. Yavaş Bey’den “Yapabileceğim bir şey var mı” nezaket mesajı geldi ve kendisine teşekkür ettim. Kılıçdaroğlu’ndan bir isteğim olsa, Kılıçdaroğlu her şeyi yapmaya hazırdı. Pozisyon talep etmedim. İkna olmadım.
Ülkenin krize girmemesi için büyük bir fedakarlık yaptım. Yavaş yavaş yanlış anladıysam yeniden ifade etmeme izin verin. İkinci turda cumhurbaşkanlığının bir yandan meclisi, diğer yandan meclisi krize sürükleyeceğinin altını çizmiştik. Stabilite benim için önemliydi. Ülkeyi krize sokmayı göze alamazdım. Türk milliyetçileri olarak HDP ile yan yana durmak söz konusu olamazdı.
Her görüşmemizde kesinlikle üçüncü bir kişinin olmasını istedim. Yavaş yavaş toplantıdaydı.
Tüm transkripti kendim yazdım. Neden okudum? Türkiye’nin bütün gözleri oradaydı. Önemli bir konuşmaydı. Hata insana mahsustur, hata yapmamak için. Bu kararı aldık, tek tek okumak durumunda kaldık. Kalemim fena değil, transkript yazıyorum’
“Kılıçdaroğlu önce bize teşekkür etmeli”
“Şimdi bir şansı daha varsa, bu benim sayemde. Şimdiye kadar Sayın Erdoğan balkon konuşmasını yapmış, bakanlar kurulunu oluşturmuştu. Kılıçdaroğlu önce bize teşekkür etmeli. İkinci cinsiyette çalışsınlar ve alsınlar’
Sinan Ogan, “Erdoğan’ın yüzde 53 veya daha fazla oyla seçimi kazanacağını” belirtti.
“Bu tesbih her zaman elimdedir. Planlı bir kurgu değildir, tesbihin hiçbir özelliği yoktur”
‘Türkiye’de bu linç kültürüne mutlaka sahip çıkmalıyız. Bu linç kültürünü çok tehlikeli buluyorum.
Herkes senin gibi düşünmek zorunda mı? Oturup düşündük. Çoğunluk hayır, HDP’nin olduğu yerde olamayız dedi. Garip bir linç kültürü, sanki Ermenistan’ı desteklemişiz gibi. Muharrem İnce’ye çok şey yapıldı… Muharrem İnce sağlığına kavuştu.
Ortaokula kaldı. Ortaokul çocukları yazıyor.
Ümit Özdağ ve ben yeniden arkadaşız. Farklı seçimler yapmasak da dostluğumuz devam ediyor. Taraftarlarımız savaşıyor.
(Ümit Özdağ ile fotoğraf) Bu tespih hep elimde. Planlı bir kurgu değildi, tesbihin herhangi bir özelliği yok. En başından beri Özdağ ile tüm olasılıkları tartışıyorduk. Bugün de konuşuyoruz. Gerekirse görüşürüz. Biz iki medeni insanız, iki medeni siyasetçiyiz. Uzun yıllara dayanan bir dostluğumuz var. Biz bunu yaparken sosyal medyanın başında oturanlar kraldan çok kralcı. Küfür, hakaret… Geçecek bu günler. Yapmayın… Hakaret edeni dava edeceğim, eleştireni değil.
“Benim pozisyonum itibariyle Erdoğan’dan herhangi bir talebim olmadı”
“Benim konumum itibariyle Sayın Erdoğan’dan herhangi bir talebim olmadı. Kılıçdaroğlu’ndan olmadığı için. Kılıçdaroğlu verebileceğini söyledi. Önce ikna olmam gerekiyordu. Sayın Erdoğan’a gelince, iddia edildiği gibi ondan randevu talebinde bulunmadım. Pazarlık asla olmadı. Bazı ilkeler belirledik. Bu unsurlar Erdoğan tarafından kabul edildi.
O anın geldiğini söyleyen bir Twitter hesabı var. O ilkeleri madde madde konuştuk. Öğeler var, pazarlık değil. Bu ilkeler hem Millet İttifakı hem de Cumhur İttifakı tarafından kabul edilmektedir. Anayasadaki Türklük unsuru olarak bilinen unsur, Babacan’ın partisi tarafından çıkarılmaya çalışıldı. Bunu Millet İttifakına dayatmak istiyor. Özdağ, 66. maddeyi de Millet İttifakı’na kabul ettirdi. Afet Bakanlığı’nın kurulması pazarlık konusu değil. 11 yıl önce Meclis’e bir kanun teklifi verdim. Bakanlık talebim yok. Binali Yıldırım beni 2015’te davet etti. O zaman gitseydim bu süreçte bakan olacaktım. Bende o kadar problem yok Bana haksızlık yapılıyor.
Sınır güvenliğini sağlamak değerlidir. Sınırlarımız çok daha düzgün korunmalı. Bunu da kabul ettiler. Daha fazla kaçak köçeklerin ülkeye girmesini istemiyoruz. Ülkede yaklaşık 13 milyon kaçak var. Bunları bir plan çerçevesinde göndermek, unsurların metninde yer almaktadır. Erdoğan, “Takvim içinde gönderilmesini sağlıyoruz” dedi.
“Gizem yok. Türk milliyetçilerine diyoruz ki”
‘Gizem yok. Türk milliyetçisi diyoruz. Plana sadık kalacak, bize destek olan arkadaşlarımız. Bu plan devletimizin, milletimizin planıdır. İleride Türk milliyetçilerinin iktidara gelmesini sağlayacak, ülkemizin birliğini sağlayacak, mültecileri geri gönderecek çok geniş kapsamlı bir mezhep hareketidir. Bu plan mükemmel işliyor. Gizem yaratmaya gerek yok. Türk milliyetçilerinin 5-10 yılda birlik olma gücü budur’
